Assalamu Aleykum Werahmatullahi Wabareketuhu

2 Şubat 2011 Çarşamba

Ulûhiyyet Tevhidinin Manası

بســـم الله الرحمن الرحيم


Ulûhiyyet Tevhidini n Manası




Buna ibadet tevhidi de denir. Bu, ibadette Allah'ı (c.c.) birlemekt ir. Makamı ve derecesi ne kadar yüksek olursa olsun, Allah'tan (c.c.) başka hiç kimse ibadete layık değildir.


Rasûllerin (a.s.) ümmetlerine getirdikl eri tevhid, işte budur. Zira rasuller, ümmetlerini inandıkları Rubûbiyyet tevhidine davet etmemişlerdir.


Bütün rasuller kavimleri ni Ulûhiyyet tevhidine, yani: Yalnızca Allah'a (c.c.) ibadet etmeye, tağut ve putlara ibadetten kaçınmaya davet etmek için gönderildi.


Allah (c.c.) şöyle buyuruyor:


"Andolsun, biz her ümmete: "Allah'a kulluk edin ve tağuttan kaçının (diye tebliğ etmesi için) bir elçi gönderdik." (NahI: 16/36)


"Ey kavmim, Allah'a kulluk edin, sizin O'ndan başka herhangi bir ilahınız yoktur." (Hud: 11/50)


Allah (c.c.) şöyle buyuruyor:


"Andolsun biz Nuh'u kavmine gönderdik: 'Ben sizin için kurtuluş yolunu açıkça gösteren bir uyarıcıyım, Allah'tan başkasına kulluk etmeyin. Ben hakikaten, sizin acı bir günün azabına uğramanızdan korkuyoru m' dedi." (Hud: 11/25-26)


"Ad kavmine de kardeşleri Hud'u gönderdik; 'Ey kavmim' dedi, "Allah'a kulluk edin, O'ndan başka ilahınız yoktur, siz putları Allah'a ortak koşmakla sadece iftira ediyorsun uz." (Hud: 11/50)


"Semud kavmine de kardeşleri Salih'i gönderdik. Dedi ki: "Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, O'ndan başka ilahınız yoktur." (Hud: 11/61)


"Medyene de kardeşleri Şuayb'ı gönderdik. 'Ey kavmim' dedi, "Allah'a kulluk edin, sizin O'ndan başka ilahınız yoktur." (Hud: 11/84)


Allahu Teala; Musa (a.s.) ile Firavun'un mücadelesinden şöyle haber veriyor:


"Firavun dedi ki: "(Ey Musa) Alemlerin Rabbi nedir?" (Musa): 'Göklerin, yerin ve bu ikisi arasında bulunan her şeyin rabbidir, eğer bunları iyice düşünüp anlayabil enlerden iseniz.' dedi." (Şu'ara: 26/23-24)


Musa (a.s.) İsrailoğullarına şöyle dedi:


"Ben size Allah'tan başka bir ilah mı arayayım, halbuki O, sizi alemler üzerine üstün kıldı" dedi." (A'raf: 7/140)


İsa (a.s.) şöyle dedi:


"Allah, benim de sizin de Rabbinizd ir, O'na ibadet edin, işte dosdoğru yol budur." (Al-i İmran: 3/51)


Allah (c.c), nebisi Muhammed'e (s.a.v.), ehli kitaba şöyle söylemesini emretti:


"De ki: "Ey kitap ehli, bizim ve sizin aranızda eşit olan bir kelimeye gelin: Yalnız Allah'a ibadet edelim, O'na hiçbir şeyi ortak koşmayalım, birimiz, diğerini Allah'tan başka rab edinmesin ..." (Al-i İmran: 3/64)


Allahu Teala bütün beşeriyete şöyle çağrıda bulundu:


"Ey insanlar, sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabbinize ibadet edin ki, (Allah'ın azabından) korunasınız." (Bakara: 2/21)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder