Assalamu Aleykum Werahmatullahi Wabareketuhu

2 Şubat 2011 Çarşamba

Ulûhiyyet ve Rubûbiyyet Tevhidi Arasındaki Fark

بســـم الله الرحمن الرحيم




Ulûhiyyet ve Rubûbiyyet Tevhidi Arasındaki Fark




Rubûbiyyet ve Ulûhiyyet tevhidini ayırd etmek bütün müslümanların üzerine vaciptir. Çünkü bu mesele yalnız cahilleri n değil bir çok alimlerin de karıştırdığı bir meseledir .


Zira bu hataya düşenler, "İlah" kelimesin i; "yoktan var etmeye kadir" veya "malik" manasında tefsir etmişlerdir.


Gerçekte ise durum böyle değildir. "İlah" hak da olsa batıl da olsa kendisine tapılan şeye denir. "İlah" kelimesi daha çok, sonradan hak olduğu iddia edilen varlıklar için kullanılmıştır. Onun içindir ki, Rasûlullah (s.a.v.) müşriklere;


"La ilahe illallah deyin de felah bulun, onunla Araplara malik olursunuz, Acemler de size tabi olurlar." dediğinde, Onlar şöyle dediler:


"İlahları bir tek ilah mı yaptı? Bu cidden tuhaf bir şeydir. Onlardan bir grup fırladı: 'Yürüyün, ilahlarınıza bağlı kalın ve sabredin. Çünkü bu arzu edilen bir şeydir.' Biz bunu (nun söylediğini) (babalarımızın bağlı olduğu) öteki dinde işitmedik. Bu, uydurmada n başka bir şey değildir." (Sad: 38/5-7)


Değişik varlıklara ilah denilebil mesine rağmen, "Allah" lafz-ı celali yalnız herşeyin yaratıcısı ve ibadete layık tek ilah olan Allah (c.c.) için kullanılır.


Arap müşrikleri "ilah" ın manasını zamanımızın müşriklerinden daha iyi biliyorla rdı.


Musibetin en büyüğü ve cehaletin en tehlikeli si, "Eşhedü en la ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammed'ûn Rasululla h" denildiği halde bu iki şehadet kelimeler ini söyleyenlerden çoğunun bunun manasını bilmemele ridir!


Eğer günümüz müşrikleri "La ilahe ilallah" ın manasını bilmiş olsalardı, varlıklar arasında Allah'tan (c.c.) başka ibadet edilmeye layık başka bir şey (ilah) olmadığını bilirlerd i.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder